Çölyak farkındalığını artırmak ve çölyak hastalığı ile mücadele etmek için organize edilen 3’üncü Çölyak ve Glutensiz Yaşam Zirvesi düzenlendi.
Türkiye’de çölyak hastalığı ile mücadele etmek için kurulan Çölyak Vakfı tarafından düzenlenen 3’üncü Çölyak ve Glutensiz Yaşam Zirvesi Fatih’te bulunan Sepetçiler Kasrında düzenlendi. Düzenlenen programda glütensiz yaşamın tüm yönlerini ele alındı. Alanında uzman isimlerin katılımıyla gerçekleşen oturumlarda çölyaklı bireyler ve çocuklara yönelik keyifli aktiviteler sergilendi.
“Kızım henüz 3 yaşındayken aldığı çölyak tanısıyla hayatımızda yeni bir dönem başladı”
Programda konuşan Çölyak Vakfı Bakanı Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Elif Bal Beşikçi, derneğin ile kuruluş amacından bahsetti.
Beşikçi, “Çölyak ile tanışmam bir anne olarak yaşadığım en sarsıcı ama bir o kadar da dönüştürücü deneyimlerinden biriyle başladı. Kızım henüz 3 yaşındayken aldığı çölyak tanısıyla hayatımızda yeni bir dönem başladı. İlk olarak ne yapacağımızı bilemedik, çünkü glütensiz yaşamak sadece bir beslenme değişikliği değil tam anlamıyla bir hayat tarzı değişikliği anlamına geliyordu. Bunun üzerine 2023 yılında Çölyak Vakfı kurduk” dedi.
“Çölyaklı bireylere değil aynı zamanda glütensiz yaşamak zorunda olan tüm bireylerin sesi olmaya çalışıyoruz”
Sadece çölyaklı bireylerin sesi olmadıkları söyleyen ve tüm bireylerin sesi oldukları söyleyen Beşikçi, “O günden bugüne sadece çölyaklı bireylere değil aynı zamanda glütensiz yaşamak zorunda olan tüm bireylerin sesi olmaya çalışıyoruz. Bugünkü zirvemizde bu misyonun çok kıymetli bir yansımasıdır. Çölyak hastalığı arpa, buğday ve çavdarda bulunan glütene karşı bağışıklık sisteminin ömür boyu süren tepkisi ile ortaya çıkan ince bağırsakta hasara yol açan ve yalnızca glütensiz beslenmeyle kontrol altına alınabilen hastalıktır” şeklinde konuştu.
“Katkı sağlayıcı sistem düzenleyici, kalıcı ve somut örnekler ortaya koyuyoruz”
Vakfın kamu kurum ve kuruluşlarıyla iş birliği içinde olduğunu söyleyen Beşikçi, “Vakıf olarak yürüttüğümüz çalışmalar yalnızca farkındalık oluşturmak için kalmıyor aynı zamanda bir sivil toplum örgütü olarak oluşturduğumuz etkiyle devlet kurumlarının, yasa ve düzenlemeler geliştirmesine katkı sağlayıcı sistem düzenleyici, kalıcı ve somut örnekler ortaya koyuyoruz. Bu kapsamda çeşitli bakanlıklar, yükseköğretim kurumu, üniversiteler ile iş birliklerimizi geliştirerek, çalışmaların yaygınlaştırılması düzeyinde önemli adımlar atıp, sonuçlar elde ettik” ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından program farklı etkinlikler ile devam etti.
