1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Sosyal Medyanın Yeni Çılgınlığı: “Okul Çeyizi”

Sosyal Medyanın Yeni Çılgınlığı: “Okul Çeyizi”

featured

Yeni Eğitim-Öğretim yılıyla birlikte sosyal medyada baş gösteren ve giderek yayılan “okul çeyizi” akımı, toplumda ciddi tartışmalara neden oluyor. Özellikle ilkokula başlayan minik çocuklar üzerinden yürütülen bu trend, ebeveynlerin birkaç beğeni ve takipçi uğruna çocuklarını adeta vitrine çıkardığını gözler önüne seriyor. Kimi anneler hazırladıkları renkli çantaları, defterleri, kalemlikleri ve türlü kırtasiye ürünlerini büyük bir gururla sergilerken, bu gösterişli paylaşımlar aslında göründüğü kadar masum değil.

Çocukların eğitim yolculuğu heyecan ve merakla başlamalıdır. Ancak son dönemde sosyal medyada gördüğümüz tablolar, çocukların okul deneyimlerini bir tüketim ve gösteriş yarışına indirgemektedir. “Okul çeyizi” adı altında hazırlanan bu abartılı paketler, sadece ailelerin kendilerini farklı göstermeye çalıştığı bir araç hâline geliyor. Üstelik bu paylaşımların görünmeyen tarafında çocukların psikolojisi var.

Bir çocuğun sahip olduğu ya da olmadığı kalem, defter veya çanta üzerinden kıyaslanması, küçük yaşlarda özgüven kaybına yol açabilir. Kendisini arkadaşlarıyla karşılaştıran çocuk, “Benim eksiğim var” düşüncesine kapılabilir. Bu duygu, ilerleyen yıllarda değersizlik hissine dönüşebilir. Eğitim, eşitlik ve fırsat adaleti üzerine kuruluyken, bu tür trendler çocukların zihninde “başarı için önce gösteriş yapmak gerekir” algısı yaratıyor. Bu durum, öğrenme sürecini gölgeleyen tehlikeli bir bakış açısıdır.

Sadece psikolojik değil, sosyal sonuçları da düşündürücüdür. Çocukların mahremiyete en çok ihtiyaç duydukları bu çağda, ebeveynlerin onları sosyal medya içeriklerinin bir parçası hâline getirmesi, mahremiyet duygusunu zedeliyor. Kimi çocuk bu gösterişin öznesi olmaktan hoşnut olmasa da ailesinin baskısıyla rol almak zorunda kalıyor. Uzmanların “çocuk istismarı” olarak değerlendirdiği bu durum, farkında olmadan gelecekte daha büyük travmaların zeminini hazırlayabilir.

Unutulmaması gereken bir diğer nokta ise akran zorbalığıdır. Sosyal medyada sergilenen bu şatafatlı alışverişler, okul ortamında çocukların birbirlerini kıyasıya eleştirmelerine yol açabilir. “Senin çantan eski, benimki yeni”, “Benim defterim daha güzel” gibi karşılaştırmalar, arkadaşlık bağlarını zayıflatır. Kimi çocuk dışlanır, kimi çocuk ise alay konusu olur. Böylece eğitim yolculuğunun en başında çocukların kalbinde kırıklar oluşur.

Eğitim-Eğretim yılının başlangıcı, aileler için de çocuklar için de umut dolu bir dönem olmalıdır. Çocuklarımızın okul heyecanı, yeni bilgilerle tanışma arzusu ve öğretmenleriyle kuracakları bağ üzerine inşa edilmelidir. Oysa “okul çeyizi” gibi suni trendler, bu doğal heyecanı tüketim kültürünün gölgesinde bırakıyor. Sosyal medyada birkaç beğeni için çocuklarımızın ruh dünyasını riske atmaya hakkımız yok.

Buradan tüm anne ve babalara seslenmek istiyorum: Çocuklarınızı sosyal medyada bir vitrin unsuru olarak değil, kendi kişilikleriyle, kendi doğal gelişimleriyle değerli kılın. Onlara armağan edebileceğiniz en büyük “çeyiz” pahalı defterler, çantalar değil; özgüven, sevgi, destek ve sağlıklı bir eğitim ortamıdır.

Unutmayalım ki çocuklarımızın geleceği, sosyal medyada atılan beğenilerle değil, gerçek hayatta aldıkları eğitim ve kazandıkları değerlerle şekillenecektir. Birkaç saniyelik videolar için onların yarınlarını karartmayalım.

Selam ve Dua İle

14 Eylül 2025 Pazar

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Sosyal Medyanın Yeni Çılgınlığı: “Okul Çeyizi”
Yorum Yap

Yorumlar kapalı.

Giriş Yap

Cadde News ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin
KAI ile Haber Hakkında Sohbet
Sohbet sistemi şu anda aktif değil. Lütfen daha sonra tekrar deneyin.